30 Mart 2016 Çarşamba

TRND EKİBİ VERNEL MAX İLE BİR KUTU MUTLULUK GÖNDERMİŞ

Merhaba. Blog dünyasında  her şey bıraktığım gibi. Aslında hâlâ blogları takip ediyorum fakat yazmak pek içimden gelmiyor. Neden  mi? Bulunduğum ortamdan kaynaklı aslında; yani Gümüşhane'den  ne anlatabilirim ki size?  Ne katıldığım bir etkinliği ne de gezdiğim yerleri anlatabilirim. Ne yaptığım bir alışverişten ne de keşfettiğim bir üründen bahsedebilirim. Çünkü bunların hiçbiri yok. Kısaca bitkisel hayat gibi bir şey. Bu kabusun kısa sürmesi için dua ediyorum. Bir yandan da  büyük şehrin verdiği yorgunluktan  kaçmış olmanın huzurunu yaşıyorum aslında. Sen de ne istediğini bilmiyorsun diyebilirsiniz. Haklısınız. Bilmiyorum. Bu aralar yaşıyoruz işte. Ona da şükür. Neyse ki  arada da olsa burada olduğumu hatırlayanlar var: "TRND" ekibi gibi.  Geçenlerde eve gelen paketle nasıl mutlu olduğumu anlatamam. Hatırlanmak güzel şey. "TRND" ekibi beni piyasa yeni çıkan "Vernel  Max" ürünü ile tanıştırdı ve çevremdeki insanların da tanıması için  çok sayıda numune  gönderdi. Burada üniversitede kampüs içinde olduğumuzdan, bir yandan arkadaşlarıma buluşmalarımızda kısa bir toplantı yaparak ürün hakkında bilgi verdim ve numuneleri sundum, diğer yandan da bazı öğrenci arkadaşlara numuneler dağıttım, onlarla da kısaca konuştuk. "Vernel" zaten kullandığımız bir üründü. Ayrıca annemin de vazgeçilmezi  olduğu için, kalitesine daha da bir güvendiğim, gönül  rahatlığı ile tavsiye edebileceğim bir ürün. Yeni "Vernel Max" özelliklerinden kısaca bahsedecek olursak:
Vernel Max Taze Gül 8 hafta daha yoğun ferahlık,
Dolabındaki yeni yıkanmış kıyafetlerin ferahlığını 8 hafta boyunca korur.
İki kat arttırılan ferahlık incileri sayesinde daha yoğun ferahlık sağlar.
Her hareketinde ve kumaşa dokunuşunda aktive olarak güzel kokuların uzun süre kalmasını sağlar.
Çamaşırların ömrünü uzatır, renklerin daha uzun süre parlamasını sağlar.
Kumaşların ütülenmesini kolaylaştırır.
Çamaşırların daha hızlı kurumasına yardımcı olur.

 Buradan "TRND" ekibine tekrar teşekkürlerimi iletiyorum.

4 Kasım 2015 Çarşamba

FLAŞ FLAŞ FLAŞ... PRİL ETKİNLİGİNDE TRABZONLU BLOGGER'LAR AÇELYA AKKOYUN İLE BULUŞTU

Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, Gümüşhane'de bulunmama rağmen nasıl Trabzonlu blogger oluyorum? Çünkü Gümüşhane'de bildiğim kadarıyla blogger yok benden hariç. Yarı Gümüşhaneli yarı Trabzonlu blogger oluyorum. Neyse  lafı uzatmadan size geçtiğimiz haftalardaki muhteşem bir etkinlikten bahsetmek istiyorum. Açıkçası artık Bursa'dan sonra pek etkinliğe katılacağımı düşünmezdim. Davet geldiğinde  nasıl sevindim anlatamam. 
Evimizin vazgeçilmezi "Pril" ile ilgili harika bir organizasyon. Etkinliğimiz "Trabzon Grand Zorlu Otel"de başladı. Hakikaten lezzetli yemekleri ile bizi ağırladıkları için  "Grand Zorlu Otel"e teşekkür ediyorum. Açelya hanım o gün rahatsız olmasına rağmen aramıza katıldı ve gülümsemesi yüzünden hiç eksik olmadı. Gerçekten samimi, zarif bir hanımefendi kendisi. Yakından tanıma fırsatı bulduğum için şanslıyım. Bu arada (sanırım) Trabzon'da pek fazla blogger  olmadığı için birkaç blogger katılabildi etkinliğe. Biri yılardır takip ettiğim "Leylanın Kahve Dükkanı"ydı.  O da Açelya hanim kadar zarif  bir bayan;  tanıştığım için çok mutlu oldum kendisiyle. Artık biliyorum ki Trabzon'da bir blogger arkadaşım var. Otel'deki yemek ve sohbetten sonra, "Trabzon Varlıbaş Alışveriş Merkezi"nde kurulan Pril etkinlik alanına geçtik. Trabzon'un hamarat hanımları bir yarışmaya katıldı (Bulaşıkları makineye yerleştirme yarışması). Son derece güzel vakit geçirdim. Dahası bir röportaja bile katıldım.
Bu son derece keyifli gün için Pril'e, Açelya Akkoyun'a ve tabii ki de davetleri için Med Partners Ajans'tan Müge hanıma bu güzel organizasyona katılma fırsatı sunduğu için, teşekkür ederim.
Yeni etkinliklerde buluşmak dileğiyle.













***

1 Yıllık Pril Kazanma Şansı
@PrilTürkiye Instagram hesabını takip edip, fotoğrafınızı #enhamaratbenim Hashtag'i ile @PrilTürkiye'ye mention'layarak paylaşarak yarışmaya katılabilirsiniz. 

***

BASIN BÜLTENİ, 21 EKİM 2015

Henkel’in bulaşık deterjanlarındaki öncü markası Pril ve marka yüzü Açelya Akkoyun, Trabzon’da hamarat hanımlarla buluştu.

Pril Türkiye’nin Hamarat Hanımlarını arıyor! Bulaşıkta üstün formüllü Pril, bu amaçla Trabzonlu hanımlarla buluştu… 

Hanımların bulaşıktaki ilk tercihi Pril, hamarat hanımlarla buluşmak için Pril Roadshow etkinlikleri kapsamında ülkemizin farklı şehirlerini ziyaret etmek üzere yola çıktı. Bu amaçla özel bir araç hazırlayan Pril’in sıradaki durağı ise ülkemizin en güzel şehirlerinden Trabzon oldu. Marka yüzü Açelya Akkoyun ile birlikte 21 Ekim 2015 Çarşamba günü şehir merkezindeki meydanda Trabzonlularla buluşan Pril, burada hamarat hanımlarla birlikte çeşitli etkinlikler gerçekleştirirken aynı zamanda sürpriz hediyeler de dağıttı. Bu heyecanlı serüveni Pril’in resmi Instagram hesabından takip edebilirsiniz (@PrilTurkiye).  #enhamaratbenim

Organizasyonda Trabzonlu hanımlarla bir araya gelen Açelya Akkoyun “Benim eşim Karadenizli… Dolayısıyla ben de sizin gelininizim” dedi.  Akkoyun, “Yıl içinde tüm yönleriyle hayranı olduğum bu şehre birçok kez ziyarete gelirim. Bu şehrin doğasını da insanını da çok seviyorum. Trabzon’un mutfağı da benim için çok özel. Yaptığım yemeklere çoğu zaman Trabzon lezzetlerinden esintiler katarım. Örneğin; kılçıksız taze fasulyeyi tuzlu suda bekletip konserve yaptıktan sonra, mısır ve kırmızıbiber ekleyerek et yemeklerimde sos olarak kullanırım.” şeklinde konuştu.  

Henkel dünya çapında Çamaşır ve Ev Bakımı, Beauty Care ve Yapıştırıcı Teknolojileri olmak üzere üç iş biriminde lider markalar ve teknolojilerle faaliyet göstermektedir. 1876 yılında kurulan Henkel; Persil, Schwarzkopf ve Loctite gibi tanınmış markaları ile faaliyet göstermekte ve hem tüketici ürünleri hem de endüstriyel alanda, global olarak pek çok pazar liderliği bulunmaktadır. Tüm dünyada yaklaşık 50.000 çalışanı bulunan Henkel, 2014 mali yılında 16 milyar 400 milyon Euro’luk satış ve 2,6 milyar Euro’luk faaliyet karı gerçekleştirmiştir. Henkel imtiyazlı hisse senetleri, Almanya DAX borsa endeksine kayıtlıdır.

21 Ekim 2015 Çarşamba

Ses... bir iki bir iki... eko eko eko...

 Bir ses  vereyim dedim  ama nereden başlasam bilemedim. 1 yıldan  fazla olmuş  yazmayalı;  ama hep aklımda birşeyler yazmak var. Aslında biraz  Instagram'ın suçu,  biraz da  Bursa'nın. Ben geçen yaz Temmuz'da ayrıldım Bursa'dan eşimin işi dolayısıyla. Kendi tercihimizdi  Gümüşhane'ye taşınmak.  Bursa'dan ayrılmak ... hala alışamadım  ve Bursa'ya da 1.5 yıldan beri gitmedim. Ailem orada. Fakat eğer gidersem vazgeçmek mümkün olmayacak.  Anlayacağınız ben biraz depresyondayım.  Doğup büyüdüğüm topraktan ayrılmak hiç kolay olmadı,  olmayacak.  Buraya gelene kadar  bir şehrin bu kadar küçük olabileceğini, imkanlarının bu kadar kısıtlı olabileceğini hiç düşünmezdim. Bursa'nın bir semti  kadar bütün şehir.  Neyse ki biz kampüs içindeyiz; ama öğrenciler olmadığında yaz tatilinde hayalet şehre dönüşüyor şehir. Şimdilik idare ediyoruz. En büyük sıkıntı ise anaokulu oldu. Toplamda 3 tane okul var merkezde ve alternatif de pek fazla yok.  Dahası  ne bir kahve içebileceğimiz ne de yemek yiyebileceğimiz  bir yer var. Olanlar bana hitap etmiyor.   Lcw bile yok ki siz düşünün artık. Neyse. Bim, A101, Şok var... Hayaller...  Migros vs, bir Starbucks'ı rüyamızda görüyoruz.  Ama Trabzon yakın  sayılır: 1saat 40 dakika. Alışverişimizi yapıyor, kahvemizi içiyor geliyoruz.  Çok sıkıntılı bir dönem. Her şeye rağmen,  kesinkes alışamadım da diyemem;  çok şükür ki  sevdiğim arkadaşlarım, dostlarım var. Zaman daha kolay geçiyor. Gümüşhane'nin en sevdiğim yanı ise havası. Kışı bile oldukça rahat geçiriyoruz. Kış çok soğuk olmadığı gibi yaz da serin geçiyor, nem yok, kızım burada daha az hasta oluyor ve maşallah  hasta olduğunda da hafif atlatıyor.  Kısaca özetlersek  şimdilik asayiş berkemal...

10 Mayıs 2014 Cumartesi

GÜL YAPRAĞI KADAR NARİN, KOKUSU KADAR FERAH: NOB ASETONSUZ OJE TEMİZLEME MENDİLİ

 Bu sefer size  çok pratik bir üründen bahsetmek istiyorum.  Siz de ojeniz  kurumadan  gezmeye mi  çıktınız, aceleniz mi var?  Ama bazı ojeler var ki inatla kurumuyor ve sonuç olarak bozuluyor.  Ki ben ojem azıcık bozulduğunda hemen çıkarmalıyım. Bu durumda yanımda kocaman aseton tasıyamam. 

   "Nob  Asetonsuz  Oje Temizleme Mendili" hemen imdadımıza yetişiyor ki, ben şahsen pratik olan herşeye bayılıyorum. Yormuyor insanı. Ojeniz kaç kat olursa olsun, en fazla 2 mendil yeterli oluyor.
 
  O kadar  güzel bir yapısı var ki, gercekten ince bir gül yaprağı kadar narin ve gül kadar ferah bir kokuya sahip. Üstelik  asetonsuz olması ve tırnakları  nemlendirici  bir özelliği sahip olması da artısı.
 
 Paketin içinde 30 tane mdendil var.  Uzun bir süre  kullanabilirsiniz  ve mendil ile ojeleri sildikten sonra tırnak üzerinde hafif  yağlı bir tabaka kalıyor; yani tırnakları kurutmuyor. Ben oldukça memnunum ve sürekli alınacaklar listeme yerleştirdim. Üstelik birçok çeşidi var.  Benim gibi bir oje severseniz,  kesinlikle çantanızın  vazgeçilmezi olacak.  Daha ayrıntılı bilgiye sahip olmak isterseniz, "http://www.rapunzelstore.com/" sitesini ziyaret edebilirsiniz.

8 Mayıs 2014 Perşembe

İstanbulda Bir Güzel İstanbul Kadar Güzel, demiş Kayahan

 Merhaba. Yine ben etkinliklerde ve buluşmalarda geziyorum kuş misali, bir orada bir buradayım. Bu  aralar  her gün  bir  davetteyim. Neden?  Çünkü  Bursa'dan ayrılacağım için  her günü değerlendiriyorum. Neyse, Bursa'dan ayrlık konusunu daha sonra ayrıntılı bir şekilde anlatırım.

 Yine,  çok sevdiğim blogger arkadaşlarımın, Sevil (bir demlik sohbet) ve Hilal'in (http://sagliklimutfak.net/) düzenlemiş olduğu "Yediden Yetmişe  Blog Yazarları  Buluşması"ndaydım.

 Sabah Bursa'da 5:30'da otobüse bindim. Ne kadar gözü kara bir bloggerım ben yaaa, hayret ediyorum kendime!

Gayet güzel bir  buluşmaydı. Yeni insanlar tanıdım, onlarla arkadaşlık kurdum; daha önce tanıştığım arkadaşlarımla  tekrar karşılaştım.  Biraz yol yorgunluğu ile  sessiz kalmış olabilirim. 
Buluşmadan sonra hemen Bursa'ya dönmeyi planlıyordum. Biletimi de almıştım.  Ama   sevdiklerimi  görmek adına  1 gün daha kaldım İstanbul'da. Bu keyifli  buluşma için  tekrar teşekkür ediyorum  ve bizi yanlız bırakmayan sponsorlara ayrıca teşekkürlerimi iletiyorum.